Ömer Petro Ruh
MUTLULUK BİLİNCİ
yoga rehberi

SORULARA CEVAPLAR
Abdallah Bakur: “Ya iyi kalplisin ya da değilsin. Ya eğitimin, anlayışın ve yeteneklerin var ya da yok. Ya hırsızsın ya da değilsin. Başka alternatif yok.”
Ömer Petro Ruh: “Yoga, hırsızı dürüst insan, kötü kalpli insanı iyi kalpli insan, açgözlü insanı cömert insan, aptalı akıllı insan yapmak yöntemi. Yoga işte bu.”
Abdallah Bakur: “Bu, insanın genetiği ve kültürü konusu. Doğduğum yıl 1990. Çok fakir büyüyordum, evde ekmek olması her zaman değildi. Ancak hırsızlıkla aramda görünmez bir duvar olduğu duygusu olan insan olarak doğdum. Arkadaşlarım ise çarşılardan hırsızlık yapardı veya oyuncak ya da şeker göstermeyi satıcılara rica edip kapar ve kaçardı. Ben bunu sadece yapamazdım. Korkmazdım, sadece yapamazdım çünkü bu dürüst değil. Şeker görmem yılda bir kez Yılbaşındaydı, ve bana verilen hediye bir kazak ya da basit bir oyuncaktı. İnsanın ya hırsız olduğuna ya da olmadığına, bunun genetik olduğuna inanıyorum.”
Ömer Petro Ruh: “Ben ise, benimle hayat arasında, benimle diğer insanlar arasında, benimle Tanrı arasında, benimle mutluluk arasında bir duvar olduğu duygusundan çocukluğumdan beri acı çektim. Bu duvarı kaldırmak yolunu bulmayı hayal ettim. Ve bu duvarın ne olduğuna, doğasının ne olduğuna, nasıl kaldırılacağına dair anlayış aradım. Ve bunu 30 yıldır yapıyorum. Yaklaşık 20 yıl içinde istediğimi elde ettim. Ama devam ediyorum, çünkü aydınlanmış bilinç aydınlanmanın daha da büyük doluluğunu arar, çünkü bencilliğin yokluğunda sevginin niteliği daha büyük tamlığa doğru gelişir, ve bu inanılmaz derecede güzel. Hem de bunu başkalarıyla paylaşmak istiyorum. Çünkü bu gerçekten tarif edilemez mutluluk.”
Abdallah Bakur: “Yalnızca zengin, en azından hayatta kalmanın eşiğinde olmayan bir toplum, bencilliği sevgiyle değiştirmeyi göze alabilir inanıyorum, toplumun böyle olmasından önce ise saygı olmalı.”
Ömer Petro Ruh: “Bunu umarım. Bu yüzden Mikheil Saakashvili'yi ve işini desteklemek için o kadar çok enerji, zaman ve ilham adıyorum. Bu elbette çok önemli. Ama sevgi ve bilgelik paradan değerli diye kanım var. Sevgi ve bilgeliğe sahip olan parasız bile insan mutlu. Böyle insan hayat tarafından ilgilenilir, hayatın bütün zenginliklerinden, Tanrı'nın bütün zenginliklerinden yararlanır. Bilgelik ve sevgi olmadan ise milyarların olsa bile mutlu olamazsın. Sevgi (bilgelik, sevginin niteliklerinden biridir), insanı hayatla ve mutlulukla bağlayan tek şey.”
Abdallah Bakur: “Toplumun parası olmalı, çünkü para müttefikler verir, eksik olanı satın almaya, savunma yaratmaya imkan verir. Tibet'e bak, Çin tarafından emildi, ve şimdi kültürleri ve manevi uygulamaları Çin tarafından yok ediliyor. Ukrayna kaderinin de böyle olmasını istemiyorum.”
Ömer Petro Ruh: “Evet. Kesinlikle. Para, toplumu koruyan bir kaynak. Para, toplumun maddi temeli. Yani toplumun paraya ihtiyacı var. Sadece diyorum ki para insanın ihtiyaç duyduğu ana şey değil, para kendi içinde iyilik değil. Paranın iyilik olması iyi insanların elindeyken gerçek. Ukrayna oligarklarının ellerindeki milyarlar iyilik değil kötülük.”
Abdallah Bakur: “Para olmadan bilim, tıp, savunma, normal yaşam, sağlık, eğlence olmaz. Neyin birincil neyin ikincil olduğunu belirlemek lazım değil düşünüyorum. Maddi ve manevi alanlar eşit.”
Ömer Petro Ruh: “Önceliklerin belirlenmesi her zaman değer. Ve sevgi en yüksek öncelik. Bilim, silahlar, hatta tıp olmak üzere diğer her şey sevgiye dayanmıyorsa hayatı mahveder. Maddi olan her şey iyi ellerde faydalı, kötü ellerde zararlı. Dolayısıyla bundaki öncelik açık ve çok önemli.”
Abdallah Bakur: “Muhtemelen anlamadın. Diyorum ki hem bu hem de şu önemli, birlikte olması lazım. Hem maneviyatsız paranın önceliği hem de parasız maneviyatın önceliği olmamalı. Hem bedensiz ruh hem de ruhsuz beden olmamalı. Sadece ikisi sağlıklı bütün oluşturur.”
Ömer Petro Ruh: “İkisi. Tabii ki. Ben sadece iddia ediyorum ki insanın kendisinin kalitesi, üzerindeki her şeyin, banka hesabındaki her şeyin kalitesinden önemli. İnsan kalitesi hayatın en yüksek öncelikli bileşeni.”
Abdallah Bakur: “Buna razıyım. Ama insanın hesabında da bir şey olsun. Bu, olmamasından daha iyi.”
Ömer Petro Ruh: “Tabii ki. İnanılmaz bereket ve refah aydınlanmış toplumun ayrılmaz doğal özelliği olmalı. Etraftaki insanları mutlu etmek arzusu; iyi, faydalı seyleri daha ve daha çok yaratmak, inşa etmek, geliştirmek, hayata geçirmek, desteklemek, yetiştirmek, paylaşmak, birleşmek, işbirliği yapmak, çalmamak, savaşmamak, ayırmamak, bozmamak, fırsatları engellememek, zorlaştırmamak, yok etmemek için motive verir. Aydınlanmış toplum bütün zenginlikle tam dolu toplum. Hem de başkalarını sömürmekle elde edilen, başkalarını (kolonileri vs.) yoksullaştırmakla yaratılan zenginlikle değil, aydınlanmış cemaatta doğal olarak yaratılan gerçek zenginlikle tam dolu toplum.”
11.07.2021
Okurlarımın çoğu, kadın ve erkek doğası arasındaki fark hakkında sık sık sorular soruyor, çünkü bu kitabın hem birinci kısmında hem de ikinci kısmında bundan bahsettim. Böyle farkın olduğu gerçeği Carl Jung ve sonrasındaki psikologlar tarafından iddia edilir. Dolayısıyla size psikoloji ile ilgili ders kitabı tezlerine atıflar vermem ve cevabımı bunda bitmem yeterli gibi görünebilir. Ama benim görmem onlarınkinden biraz farklı. Bu yüzden görmemi dile getireyim. Şimdi bencillik (aydınlanma yok) düzeyinde ve sonra sevgi (aydınlanma var) düzeyinde, kadın ve erkeğin doğasını karşılaştıracağız, yani kadın bilincinin nasıl düzenlendiği ile erkek bilincinin nasıl düzenlendiği arasındaki farkı ele alacağız.
Genel olarak kadın erkekten çok daha hassas doğar. Gerçekliği erkekten çok daha derin ve daha ince algılar. Bu yüzden erkekten çok daha derin ve daha ince faaliyet eder. Bencilliği sevginin birçok öğesinin bilincine dahil olmasını engellemez. Kadın erkekten çok daha fazla hayatla bağlı olarak doğar. Ve bu, bencılsizliğe, hizmete yönelik kendiliğinden eğilimini belirler, çünkü bunlar sevginin nitelikleri, daha üst doğanın nitelikleri. Erkek bencilliği erkeği hayattan çok daha sert şekilde ayırır, bu yüzden erkek, gerçeği çok yüzeysel olarak algılar. Hayatın ince, derin ayrıntıları ve hatta alanları sadece tamamen algısının ötesinde kalır. Bu yüzden erkek, gerçek erkek olmak, yani önündeki bütün doğal görevlerle başa çıkabilen koca, baba, toplumun sorumlu üyesi olmak için yoga uygulamalı. Ve erkek, yoga pratiği yoluyla, aydınlanmamış kadından daha da büyük duyarlılık geliştirebilir, daha derin ve daha ince gerçeklik algısı kazanabilir, çünkü bu yolla, yani yoga uygulamakla aydınlanmaya ulaşır. Hayattaki doğal rollerine uymak için aydınlanmaya ulaşmak sadece zorunda kalır.
Erkeğin doğal rolleri kadının doğal rollerinden farklı. Neden? Çünkü kadının yeni ömrün yaratıcısı olarak, yani anne olarak rolü kendi içinde o kadar görkemli ve diğer rollerden kıyaslanamayacak kadar daha önemli ki tek bu rol, kadının bu rolü oynayarak tam mutluluk hissetip tüm potansiyelini gerçekleştirip aydınlanmaya doğru ilerlemesi için tamamıyla yeterli. Bu yüzden erkeğe aile ve toplumun yaşamının tüm bileşenlerinin (maddi, duygusal, manevi) korunması ve sağlanması olmak üzere diğer bütün alanlar düşer. Erkek anne olamaz, bu yüzden mutluluğunu, potansiyelinin gerçekleştirilmesini, daha fazla aydınlanmaya doğru hareketini hayatın diğer bütün alanlardaki hizmetiyle sağlar.
Kadının annelik ile mükemmel sekilde başa çıkabilmesi için kadının kendisini ve çocuklarını korumasına, kendisinin ve çocuklarının ihtiyaç duydukları her şeyi sağlamasına dikkatlerinin dağılmaması gerekir. Bütün bunlar yolundaysa kadın sakin, huzurlu ve tamamen mutlu. Aynı şekilde, yoga uygulayan ve zaten bir aydınlanma düzeyinde olan erkek hayattaki tüm doğal rollerini başarıyla yerine getirmesi sayesinde sakin, huzurlu ve tamamen mutlu olur.
04.08.2021